“Tirebolu ilçesinde kaçak çakıl taşıdığı iddiasıyla 1 kişi yakalandı. Alınan bilgiye göre, ilçenin ….. köyünde yol uygulaması yapan jandarma ekipleri, ……..'ın kullandığı …….plakalı kamyona yüklenen çakılın sevk fişinin olmadığını belirledi.

Jandarma ekipleri, …. hakkında Maden Kanunu'na muhalefetten dolayı savcılığa suç duyurusunda bulundular.”

Giresun günlük gazete ve internet sitelerinin haber ihtiyacı büyük oranda Giresun Valiliği tarafından hazırlanan ve valilik sitesinde yayınlanan Asayiş Bülteni tarafından karşılanıyor. Bu bülten ise adından da anlaşılacağı üzere asayiş bültenidir. Burada yayınlanan haberler ise günlük gazeteler ve internet siteleri için bulunmaz birer nimet olarak hemen yayınlanırlar. Bunu yapmak kolay olduğu kadar bedava bir kaynaktır. Bundan imtina etmek bir medya organı için nimeti tekmelemek gibi bir şeydir.

Ancak olay sanıldığı kadar masum değildir. Bu bültenlerde her gün yukarıdaki haberde de görüldüğü gibi Tirebolu’da bir kamyon kum çakıl yakalandığı haberlerinin gazete manşetlerine taşınması, internette dünyaya duyurulması benim gibi Tireboluları üzmektedir. Harşit Çayı havzasından çıkarılan yüzlerce hatta binlerce kamyon kum çakıl yanında bu tip haberler ilçemizi ve insanımızı küçük düşürmekte ve hırsızlık gibi yüz kızartıcı bir suçla ilzam etmektedir. Tirebolu gibi güzide insanların yaşadığı bir ilçenin adının bu vesile ile basına yansıması kabul edilebilir bir şey değildir. Belki de evinin önünde atacağı bir beton için belki de evinin dökülen sıvasını tamir için dere kıyısından alınan birkaç metrelik kum ve çakılın asayiş bültenlerine yansıması da başlı başına ayrı bir konudur. Geçen gün okuduğum bir haberde kum çakıl ocağının bile tespit edildiği ancak irsaliyesinin olmadığı habere konu olmuştu. Birkaç yüz liralık idari para cezasını haber konusu yapmak ve bir ilçenin adını böyle bir habere konu etmek kabul edilebilir şey değildir.

Yeşil Giresun'umuz ise apayrı bir konu ile özdeşleşmiş vaziyettedir. Her gün yüz binlerce liralık trafik cezasının kesildiği şehirlerde trafik cezası haberleri gündeme bile gelmezken Giresun Emniyetinin kestiği trafik cezaları günlük gazetelerimizde ve internet sitelerimizde her gün manşet olmaktadır. Karadeniz Sahil Yolunun şehir merkezinden geçmesi dolayısıyla geniş ve boş yollarda 50 Km’nin üzerinde seyreden araç sürücülerine uygulanan trafik cezaları sürücüleri canından bezdirdiği gibi Giresun adını da olumsuz bir şekilde kamuoyuna duyurmaktadır. Geçen gün Trabzon’dan Giresun’a gelirken konuştuğum araç şoförü Trabzon ili dahilinde kalan yerlerde hız sınırının hiç te 50 Km olmadığını 90 Km’ye kadar hız yapılabildiğini, ancak Giresun sınırlarına girince hız sınırının birden 50 Km olarak uygulandığından şikayet ediyordu. Karadeniz Sahil Yolunda 50 km hız sınırı uygulanacaksa neden bunca geniş ve güzel neden yollar yapıldı. Elbette şehir içinde belli bir hız sınırı olmalı ve uygulanmalıdır. Ama koskoca bir şehrin isminin trafik cezaları ile anılmasını gerektirecek derecede bir uygulamanın gözden geçirilmesinde yarar vardır. Giresun gibi bir şehrin gözümüz gibi kollamamız gereken bir yerin trafik canavarlığıyla özdeşleşmesi ise kabul edilebilir bir şey değildir.

Bir insanın veya şehrin kötülenmesi veya imajının bozulması için hiçbir gayrete gerek yoktur. Böyle birkaç haber buna yeter de artar bile. Ama bozulan imajın düzeltilmesi için milyonlarca liralık kampanyalar bile yetmez. Onun için verdiğimiz haberlere dikkat etmek onu belli bir süzgeçten geçirmek herkesin görevleri arasındadır.

İBRAHİM BALCIOĞLU

Okunma Sayısı: 422

Yorum Ekle

YAZARIN DİĞER YAZILARI