Merkez Bankası Döviz Kuru | |||
ALIŞ | SATIŞ | ||
USD | 0 | 0 | |
EURO | 0 | 0 | |
Karış karış bombalanan, bütün hayat damarları kesilmeye çalışılan, her gün yüzlerce evladını şehid veren Gazze'nin destansı direniş iradesi, tevekkülü, hikmetli duruşu kalplere dokunuyor. Direniş, işgali reddeden bir halkın varlığıdır ve işgal devam ettiği sürece, direniş de var olmayı sürdürecektir.
7 Ekim Aksa Tufanı Operasyonu unutturulmaya çalışılan Aksa Davasını yeniden dünya gündemine taşıdı. Siyonist İsrail'in kendisini bölgede "denge unsuru" olarak kullanan bazı ülkelerin desteği sayesinde, Orta Doğu’da siyasi genişlemeye devam ettiği sırada, Filistin'de bir halkın ve haklı bir davanın varlığını tüm dünyaya hatırlattı.
Son 2 aydır yaşananlar, Siyonist İşgalcileri kurban, Hamas'ı saldırgan/terörist olarak sunan algı operasyonlarını çöpe attı.Tüm dünya İşgalcilerin gerçek yüzünü gördü. Tüm dünya, gerçek teröristlerin Siyonist İşgalciler olduğunu anladı.
Aksa Tufanı Operasyonu, Siyonist İsrail'in, lobi, siyaset, para, medya, sinema vb. tüm alanlarda yürüttüğü algı operasyonu ve manipülasyonla tüm dünyayı ikna etmeyi başardığı Filistin anlatısını değiştirdi. Filistin anlatısı bugün artık gerçek haliyle olması gerektiği gibi..
Aksa Tufanı operasyonunun ümmet ve dünya adına bir çok kazanımı oldu. Maskeli bir yiğit dünyanın bütün maskelerini düşürdü. Bütün dünyaya insan hakları ve hukuk dersi veren Batı Medeniyetinin ikiyüzlülüğü bu kadar net anlaşıldı. Hainler ortaya çıktı. İslam ümmeti birlik ve beraberliğin önemini öğrendi. Ümmet üzerindeki acziyeti, ezikliği, yenilgi psikolojisini dağıttı ve ümmet yeni bir direniş ruhu kazandı. İslam ümmetinin cihad ruhunun dirilmesine vesile oldu. Bütün dünyaya İslam'ın savaş ahlakını ve esirler hukukunu öğretti (Hâlbuki bu imajımızı DEAŞ'la yerle bir etmeye çalışmışlardı). Mescidi Aksa davasını yeniden ve yine ümmetin gönlünde asıl yerine yerleştirdi ve Allah'ın va'dine olan imanları ve ümitleri tazeledi.
Bu operasyon hakkında yanlış düşünebilir, yanlış anlayabilir, yanlış yorumlayabilir, yanlış okuyabilirsiniz.. Ancak, Filistin topraklarında, 75 senedir devam eden işgal ve İsrail'in gerçekleştirdiği soykırım karşısında, kaderine terkedilen bir halkın var olma mücadelesini, kahramanca direnişini ve çektiği acıları görmezden gelemezsiniz.
Evet, Siyonist İsrail’in bebekleri bile acımasızca katleden vahşeti karşısında evet çok kızgın, çok öfkeli, hatta intikam duygusuyla doluyuz.
Ama sevdiğimiz şeylerden fedakârlık etmedikçe ya da içinde yaşadığımız toplumu böyle bir fedakârlığa yönlendirmedikçe bu öfkenin, bu kızgınlığın bir anlamı var mı?
En sevdiğimiz şeyleri Allah yolunda feda etmedikçe, az ya da çok külfete katlanmadıkça intikam mümkün mü?
Vaktimizden, gündemimizden, önceliklerimizden, konforumuzdan, Allah yolunda infak etmedikçe intikam mümkün mü?
Gazze bizim imtihanımız. Gazze her birimizin önce kişisel imtihanı.
Zaferin ne zaman geleceği ile meşgul olmayalım, Hak ile Batılın mücadelesinde ne tarafta duruyoruz ona bakalım. Biz seferden sorumluyuz, zaferden değil... Bize düşen görev hakkın yanında, batılın karşısında yer almaktır.
Hülâsa; Sen, ben, biz gerçek mümin olursak Siyonist İsrail yenilir.. İşte o zaman Gazze de kurtulur, Mescidi Aksa da...
Selam ve dua ile..
Bir Dua
Allahım!
Güçsüzlüğümü, zaafımı ve insanlar nazarında hakir görülmemi Sana şikayet ediyorum.
Ya Erhamerrahimîn! Sen hor ve hakir görülen biçarelerin Rabbisin; benim de Rabbimsin. Beni kime bırakıyorsun?
Kötü sözlü, kötü yüzlü, uzak kimselere mi; yoksa işime müdahil düşmana mı?
Eğer bana karşı gazabın yoksa Sen benden razıysan, çektiğim belâ ve mihnetlere hiç aldırmam.
Üzerime çöken bu musîbet ve eziyet, şayet Senin gazabından ileri gelmiyorsa, buna gönülden tahammül ederim.
Ancak afiyetin arzu edilecek şekilde daha ferah-feza ve daha geniştir.
İlâhî, gazabına giriftâr yahud hoşnutsuzluğuna düçâr olmaktan,
Senin o zulmetleri parıl parıl parlatan dünya ve ahiret işlerinin medâr-ı salâhı Nûr-u Vechine sığınırım;
Sen razı olasıya kadar affını muntazırım! İlâhî, bütün havl ve kuvvet sadece Sen’dedir.”