Merkez Bankası Döviz Kuru | |||
ALIŞ | SATIŞ | ||
USD | 0 | 0 | |
EURO | 0 | 0 | |
Ne biçim bir soru, nasıl cevap vereceğimi şaşırdım ? Kötü anlama gelebilecek ve alternatifli bir soru soruyorsun dediğinizi duyar gibiyim.
Yormayayım sizi… Ben sizin vereceğiniz veya başka insanlardan duyabileceğiniz cevaplardan birkaç tanesini, alternatifler halinde, hemen size sayıvereyim.
Bu şıklar, benim bir çırpıda aklıma gelenler sadece. O kadar çok sevgi ve namus türü eklenebilir ki buna, ben diyeyim kırk arşın siz deyin yüz kırk arşın uzunlukta liste çıkar ortaya.
Hasan-ı Basri hz., zamanının en büyük İslam alimi kabul edilir. İslam’ın ilk asırlarında yaşayan bu güzel insana sormuşlar; senin ilmin ne kadar diye. Soru sorulurken bir gemi yolculuğu yapıyormuş mübarek. Tam o sırada bir kuş, gökyüzünden suya inmiş, bir damla su almış, sonra yükselmiş. Buyurmuş ki; Allah’ın verdiği ilimler şu derya gibidir. O ilimlerin yanında benim ilmim, işte şu deryadan, kuşun aldığı bir damla su kadardır.
Tevazu; ilim sahibi, akıl sahibi insanların halidir. Eğer bilginiz, size kibir veriyor ve başkalarını küçük görüyorsanız, siz cahilsiniz demektir.
Yiğitlerin şahı, ilmin kapısı, Allah’ın aslanı, velayet ve veliler piri, Hz.Ali (r.a.) buyurdu ki:
‘‘Kim bir şey bildiği vehmine kapılırsa, öyle zannederse,o cahildir. Kim de bir şey bilmediğinin farkına varırsa, o, ilim yolunun başındadır.’’
Ben İslam alimi değilim, öyle bir iddiayı alim olan bile zaten dillendirmez, tevazusundan dolayı. Bakmayın siz, ortalığın İslami konularda bilgisi olmadığı halde, atıp tutan zibidilerle dolu olduğuna… Derdimiz, bildiklerimizi paylaşmak, eksiklerimizi birbirimize hatırlatarak gidermek. Onun için yazdıklarımızı ukalalık, çokbilmişlik ve namus dersi verme mahiyetinde değil, kardeşçe nasihatleşme olarak algılamanızı özellikle rica ediyorum.
Özellikle gençler, aşkın ne demek olduğunu, sevmenin acısını(!), nelere katlanması gerektiğini, uğruna dostlarından, arkadaşlarından ve hatta ailesinden olabileceğini iyi bilirler. Seven kişi, sevdiğinin yolunu gözler, nasıl bulacağını, nelerden hoşlandığını araştırır. Hatta, imam-ı gazalinin tabiri ile; ‘’Seven, sevdiğinin hayvanını bile sever.’’
AŞK; insani bir kavramdır,insana özgüdür.İnsanların yaşadıkları duygu çeşitleri içinde, tarifi yapılamayan tek kavram belki de o’dur.Ama,içi boşaltılan,anlam yükleme noktasında basitleştirilen,yozlaştırılan o kadar çok kavramımız var ki,onların en başta gelenlerinden biridir aşk…
İman,itikad,namus,ahlak,edep,vatan,bayrak,millet,Mehmetçik,askerlik,cihad,selam,merhaba,merhamet,sadaka,ilim,bilgi,cehalet,küfür,nifak,fitne…vs..bunların hepsi bir çırpıda aklıma gelen muhteviyatı ve kelime anlamı farklı olduğu halde,yanlış şekiller ve anlamlarda kullanılan kavramlarımız .Bu kavramların genel niteliği,anlamı ve muhtevası gerçek anlamlarıyla insanımıza öğretilse,hele de ehlince öğretilse…seyreyleyin dünyanın halini.
SİZİ TEMİN EDERİM DÜNYANIN RENGİ DEĞİŞİR…
DAHA ÖNCE DEĞİŞTİĞİ GİBİ…
Yunus Ermenin bir dörtlüğünü hatırlatayım size:
Yerden göğe küp dizseler,
Birbirine bendetseler,
İçlerinden birin çekseler,
Seyreyle sen gümbürtüyü…
Kavram kargaşası,bizim toplumumuzun özetidir. Toplumumuz, özünü, değerlerini, kaybettiği gibi, kendine ait kavramlarını da kaybetti maalesef…
Bizim kavramlarımız,bize karşı kullanılıyor artık.İlim ,müminin yitiği ve nerede bulursa alması gereken bir hazine iken,artık kaybıdır.Müslümanlar,dünya ehlince cahil,yoz,dar kafalı,üretmeyen,asalak bir güruh olarak algılanıyor …
Millet ve vatan bizim dini ve ana unsurlarımızdan iken,inanan, vatanını seven insanlar, vatan haini, millet düşmanı ilan ediliyor. Ne gariptir ki, savaşan biz, şehid olan biz, akan kan bizim, ama keyfini çıkaran, kavramları yafta olarak bize karşı kullananların çoğunluğu, vatanı kurtarma savaşı verilirken, Fransa, İngiltere, İsviçre, İtalya ve diğer ülkelerde eğitim(!) alıp, sefa sürenlerin torunları…
Kirli ilişkiler ağı, kurtlar vadisini aratmıyor, pusular kuruluyor, sevgiler empoze ediliyor, kavramlarımızın içi boşaltılıp, bize görüntüsü hoş ama boş bir dünya sevgisi empoze edilmeye çalışılıyor.
Bu sevgiyi,yaşayan, alan,o sevgiyle yetişen bir nesil,nasıl olurda rahat döşeğini bırakıp, vatan, bayrak, millet, din, namus diye yırtınacak dersiniz…
ALLAH korusun Maraş işgal edilse, yeni bir sütçü imam çıkar mı dersiniz…
İncirlik etrafında yaşanan ahlaksızlıklar ve 6.filo geldiğinde,onlardan para kazanalım diye sıraya giren (çok özür dileyerek yazıyorum ama bu bir gerçek) onlara Türk kadınlarını pazarlamak için sıraya giren pezevenkler var artık.
Bu aklıma ilk gelen …
Namus,artık lafü güzaf bir kavram olmuştur/o hale getirilmiştir. Birlikte yaşamı savunan, her gece başka biri ile, her günü başka biri ile geçen erkek ve kadınlar namusuma laf ettirmem diyebiliyorsa gerisini siz getirin… namus vatandır, namus ırzdır, namus imandır, namus insan olma onurudur, namus Allah ve din yolunda tavizsiz bir yaşamdır.
Toplumun dinamiklerini değiştirmek zorundayız.Sıkıştığımızda, DOĞU VE GÜNEYDOĞU HALKIYLA MÜŞTEREĞİMİZ DİNDİR, diyen biziz. Ama üniversiteye, başörtülüleri almayan yine bizim kurumlarımız.şehit anası başörtüsü takabilir, ama asker oğlunun yemin törenine giremez bizim toplumuzda…
Kurtuluş savaşında başörtünüzle kağnıyla top mermisi taşıyabilirsiniz ama o toplumda sözünüz olamaz…
NAMUS,ve sevgi temel dinamiğimiz olmak zorundadır.Kimi veya kimleri sevdiğimizi, niçin sevdiğimizi iyi bellemek durumundayız.
Çalıştığımız kuruma karşı namuslu olmak zorundayız. Bizim memurlarımız işini yapmalı ama, işini(siz anlarsınız) bilmemeli. Ticaretimiz, tüccar namusu ile olmalı….vs…vs…
O kadar değinilecek detay var ki bu konuda, uzatmayalım.
NAMUSUMUZA SAHİP ÇIKALIM…
KİMİ SEVDİĞİMİZE KARAR VERELİM…
DÜNYANINDA ,AHİRETİNDE TEMELTAŞI,KAZANDIRICISI VEYA KAYBETTİRENİ, İMAN, NAMUS,EDEP VE KİMİ VE KİMLERİ SEVDİĞİMİZDİR…
Eksiklerimi düzeltiniz, başarı ise Rabbimizdendir…